Dada, I. Dünya
Savaşı yıllarında başlamış, savaşın ve sonrasında
yıkıntılarının yarattığı öfke ve buhranın getirdiği bir
akımdır. Dada, 1916 – 1924 yılları arasında etkili olmuştur.
Dada hareketinin bir diğer önemli özelliği, sürrealizmin önünü
açması ve hatta temellerini atmasıdır. 1924 sonrasında Dadacı
pek çok sanatçı daha sonraları sürrealist hareket içinde etkili
olmuştur. Dadaizm yaratıcıları, akımın ismini koymakta
sözlükten yararlanmışlardır. Sözlükten rastgele bir sayfa açan
ve Fransızca çocuk dilinde tahta at anlamına gelen bu kelimeyle
karşılaşan sanatçılar da akıma Dadaizm, Dadacılık adını
vermişlerdir.
Mantıksızlık ve
var olan sanatsal düzenlerin reddedilmesi Dada'nın ana
karakteridir. Akım, dünyanın ve insanlığın içine düştüğü
umutsuzluk ve dünyanın değişkenliğinden etkilenir. Dadacı
sanatkarlar, kamuoyunu şaşırtmak için eserlerinde estetiğe karşı
çıkıp, burjuva değerlerinin -kibarca- kötülüğünü
vurguluyorlardı. Dada, sanata karşı doğanın yanındadır.
Dada'ya göre doğada anlam yoktur her şey içgüdüsel ve
spontanedir. Bu sebepten sanatta da anlam olmamalıdır. Dadaist
sanatçılara göre ‘yüksek ve güzel’ ilan edilen –sanatı-
üreten ve onu baş tacı yapan toplumla, I. Dünya Savaşı'na sebep
olan toplum aynı toplumdur. Bu çelişki yüzünden, Dadaistlere
göre –sanat- dolaylı yoldan da olsa suçludur. “Yani eğer
Alman erkekleri, Fransızları ve Rusları süngüleriyle şişlemeye,
sırt çantalarında Goethe'nin kitabıyla gidiyorlarsa, bunu, Sanat
insanlığı aptal yerine koyduğu, insanların dünyayı olduğundan
daha güzel bir yer olarak görmelerine sebep olduğu için
yapıyorlardı.” Dadaistler kabul edilmiş estetik, yüksek,
simetrik, güzel ve geleneksel anlamın kurallarını reddetmiş ve
acımasızca saldırmıştır. Bir anlamda dadaistler yeni bir sanat
yaratmaktan çok, kabul görmüş sanat anlayışlarını yıkmayı
amaçlamışlardır.
Dadaizmin bu her
şeye karşıt tavrı, geleneksel heykel, resim ve grafik tasarımın
da görsel diline devrimci nitelikler getirmiştir ve kolaj -
fotomontaj gibi teknikleri doğurdu.
Dadaist sanatçılar geleneksel artistik biçimlere ve
malzemeye karşı çıkıp,
nesnelerin asıl kimliklerini kaybedip yeni yapı ve
şekillere dönüştürdüler.
Dadaizmin
öncülerinden biri olan Hans Arp: "Dada, insanın akla uygun
aldanışlarını ortadan kaldırmayı ve de doğal ve mantıksız
düzene yeniden kavuşmayı amaçlamıştır. Dada, insanın mantıklı
anlamsızlıklarını, mantıksız saçmalıklarla değiştirmeyi
istemektedir. İşte bu yüzden biz, Dada'nın büyük davulunu bütün
nefesimizle üflüyoruz. Dada için felsefeler bırakılmış eski
bir diş fırçasından daha az değerlidir. Dada onları büyük
dünya liderlerine bırakır. Dada, erdemin resmi sözlüğünün
iğrenç entrikalarını kınamaktadır. Dada, saçma olan için
vardır ki bu saçmalık anlamsızlık anlamına gelmez. Dada doğa
gibi saçma ve akla aykırıdır. Dada doğadan yana ve Sanat'ın
karşısındadır".
Dadaist Sanatçılar;
Christian Schaad
Zürih’te çalışan Ressam Schad,
atık malzemeler kullandı. 1918′den sonra bu
tür nesnelerle fotogramlar yaptı.
Onun anısına Dadaistler kamera kullanmadan yapılan bu
fotoğraf biçimini “Schadograph” olarak adlandırdılar.
Opak ve
yarı geçirgen/saydam nesneleri pozlandırmada tecrübe kazanan Schad’ın fotoğraflarındaki ters tonlar ve
sert konturlar,
fotoğraftaki gerçekliğin göreceli olduğunu gösterir.
Man Ray
Kendi resimlerinin fotoğrafını çekerken, fotoğraf tekniğini kendi kendine öğrendi.
Cam
negatif üzerindeki jelatin emülsiyonu oymacılıkta kullanılan aletlerle kazıdı.
Bunlardan kontakt baskılar yaptığı zaman fotoğrafta çok keskin siyah konturlar oluştu.
Avrupalı Dadaistlerden etkilendi.“Rayograph” adını verdiği sayısız fotogram üretti.
Filmi geliştirme sırasında ışıklandırma prensiplerinden yararlanarak sert tonların sınırlarında siyah çizgiler oluşturdu.
Genel olarak bu yönteme ”Solarizasyon”denir. Ray,
solarizasyon tekniklerini birçok figür çalışmalarında ve portrelerinde kullandı.
Latzlo Moholy-Nagy
Nagy
“Fotografik görüntü”nün
bireysel duyarlığı geliştirme yolu olduğunu savundu.
Fotoğraf ve resmi birleştirdi,
fotografik yapıyı değiştirecek, geliştirecek her
tür teknik müdahale yolunu kullandı.
Nagy’nin çalışmaları, boşluğu ve
zamanı keşfetmeye ve açıklamaya çalışır.
Bunu yarı soyut hareketler yaparak, durağan görüntüleri tekrar eder biçimde kullanarak yapar.
Marcel Duchamp
Çalışmaları Sürrealist ve
Dadaist sanat hareketlerine paraleldir. Duchamp’ın I.
Dünya Savaşı sonrası batı sanatının gelişmesine önemli etkileri olmuştur.
Denemeler yapmaktan hoşlanan Duchamp,
sanatsal süreçler ve
sanat pazarlaması üzerine geleneksel düşünceye meydan okumuştur.
Man Ray ile New York Dada aktiviteleri içine fikirleri ve
absürdlükler ile katkıda bulunmuştur. Bu
dönemde Readtmades ve The Large Glass
çalışmalarını geliştirmiş ve ”found art”
kavramı üzerinde çalışmıştır. Duchamp’ın Dada
hareketi ile en fazla bağdaşan çalışması 1917
de Society of Independent Artists’de sergilenen Fountain
isimli çalışmasıdır.
John Heartfield
Heartfield 1918′de Berlin
Dada Klübüne ve Alman Komünist partisine katıldı.
1920′de Berlin’de düzenlediği 1.
Uluslararası Dada Festivali ile Dada
hareketi içinde oldukça aktif bir konuma geldi.
1924′te sanatı üzerinde etkili olan Berthold Bretch ile
buluşmasını takiben,
fotomontaj çalışmalarını bir politik ve artistik ifade biçimi olarak geliştirdi.
1933′ten sonra fotomontaj çalışmalarına Çekoslovakya’da devam etti.
Sanat kim ya da ne
için olursa olsun, sanat ile kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder