15 Ağustos 2013 Perşembe

Dada DA da Da dA

Dada Akımı Hakkında

Dada, I. Dünya Savaşı yıllarında başlamış, savaşın ve sonrasında yıkıntılarının yarattığı öfke ve buhranın getirdiği bir akımdır. Dada, 1916 – 1924 yılları arasında etkili olmuştur. Dada hareketinin bir diğer önemli özelliği, sürrealizmin önünü açması ve hatta temellerini atmasıdır. 1924 sonrasında Dadacı pek çok sanatçı daha sonraları sürrealist hareket içinde etkili olmuştur. Dadaizm yaratıcıları, akımın ismini koymakta sözlükten yararlanmışlardır. Sözlükten rastgele bir sayfa açan ve Fransızca çocuk dilinde tahta at anlamına gelen bu kelimeyle karşılaşan sanatçılar da akıma Dadaizm, Dadacılık adını vermişlerdir.


Mantıksızlık ve var olan sanatsal düzenlerin reddedilmesi Dada'nın ana karakteridir. Akım, dünyanın ve insanlığın içine düştüğü umutsuzluk ve dünyanın değişkenliğinden etkilenir. Dadacı sanatkarlar, kamuoyunu şaşırtmak için eserlerinde estetiğe karşı çıkıp, burjuva değerlerinin -kibarca- kötülüğünü vurguluyorlardı. Dada, sanata karşı doğanın yanındadır. Dada'ya göre doğada anlam yoktur her şey içgüdüsel ve spontanedir. Bu sebepten sanatta da anlam olmamalıdır. Dadaist sanatçılara göre ‘yüksek ve güzel’ ilan edilen –sanatı- üreten ve onu baş tacı yapan toplumla, I. Dünya Savaşı'na sebep olan toplum aynı toplumdur. Bu çelişki yüzünden, Dadaistlere göre –sanat- dolaylı yoldan da olsa suçludur. “Yani eğer Alman erkekleri, Fransızları ve Rusları süngüleriyle şişlemeye, sırt çantalarında Goethe'nin kitabıyla gidiyorlarsa, bunu, Sanat insanlığı aptal yerine koyduğu, insanların dünyayı olduğundan daha güzel bir yer olarak görmelerine sebep olduğu için yapıyorlardı.” Dadaistler kabul edilmiş estetik, yüksek, simetrik, güzel ve geleneksel anlamın kurallarını reddetmiş ve acımasızca saldırmıştır. Bir anlamda dadaistler yeni bir sanat yaratmaktan çok, kabul görmüş sanat anlayışlarını yıkmayı amaçlamışlardır.

Dadaizmin bu her şeye karşıt tavrı, geleneksel heykel, resim ve grafik tasarımın da görsel diline devrimci nitelikler getirmiştir ve kolaj - fotomontaj gibi teknikleri doğurdu. Dadaist sanatçılar geleneksel artistik biçimlere ve malzemeye karşı çıkıp, nesnelerin asıl kimliklerini kaybedip yeni yapı ve şekillere dönüştürdüler.


Dadaizmin öncülerinden biri olan Hans Arp: "Dada, insanın akla uygun aldanışlarını ortadan kaldırmayı ve de doğal ve mantıksız düzene yeniden kavuşmayı amaçlamıştır. Dada, insanın mantıklı anlamsızlıklarını, mantıksız saçmalıklarla değiştirmeyi istemektedir. İşte bu yüzden biz, Dada'nın büyük davulunu bütün nefesimizle üflüyoruz. Dada için felsefeler bırakılmış eski bir diş fırçasından daha az değerlidir. Dada onları büyük dünya liderlerine bırakır. Dada, erdemin resmi sözlüğünün iğrenç entrikalarını kınamaktadır. Dada, saçma olan için vardır ki bu saçmalık anlamsızlık anlamına gelmez. Dada doğa gibi saçma ve akla aykırıdır. Dada doğadan yana ve Sanat'ın karşısındadır".

Dadaist Sanatçılar;

Christian Schaad
Zürih’te çalışan Ressam Schad, atık malzemeler kullandı. 1918′den sonra bu tür nesnelerle fotogramlar yaptı. Onun anısına Dadaistler kamera kullanmadan yapılan bu fotoğraf biçimini “Schadograph” olarak adlandırdılar. Opak ve yarı geçirgen/saydam nesneleri pozlandırmada tecrübe kazanan Schad’ın fotoğraflarındaki ters tonlar ve sert konturlar, fotoğraftaki gerçekliğin göreceli olduğunu gösterir.


Man Ray
Kendi resimlerinin fotoğrafını çekerken, fotoğraf tekniğini kendi kendine öğrendi. Cam negatif üzerindeki jelatin emülsiyonu oymacılıkta kullanılan aletlerle kazıdı. Bunlardan kontakt baskılar yaptığı zaman fotoğrafta çok keskin siyah konturlar oluştu. Avrupalı Dadaistlerden etkilendi.“Rayograph” adını verdiği sayısız fotogram üretti.
Filmi geliştirme sırasında ışıklandırma prensiplerinden yararlanarak sert tonların sınırlarında siyah çizgiler oluşturdu. Genel olarak bu yönteme  ”Solarizasyon”denir. Ray, solarizasyon tekniklerini birçok figür çalışmalarında ve portrelerinde kullandı.



Latzlo Moholy-Nagy
Nagy “Fotografik görüntü”nün bireysel duyarlığı geliştirme yolu olduğunu savundu. Fotoğraf ve resmi birleştirdi, fotografik yapıyı değiştirecek, geliştirecek her tür teknik müdahale yolunu kullandı. Nagy’nin çalışmaları, boşluğu ve zamanı keşfetmeye ve açıklamaya çalışır. Bunu yarı soyut hareketler yaparak, durağan görüntüleri tekrar eder biçimde kullanarak yapar.






















Marcel Duchamp
Çalışmaları Sürrealist ve Dadaist sanat hareketlerine paraleldir. Duchamp’ın I. Dünya Savaşı sonrası batı sanatının gelişmesine önemli etkileri olmuştur. Denemeler yapmaktan hoşlanan Duchamp, sanatsal süreçler ve sanat pazarlaması üzerine geleneksel düşünceye meydan okumuştur. Man Ray ile New York Dada aktiviteleri içine fikirleri ve absürdlükler ile katkıda bulunmuştur. Bu dönemde Readtmades ve The Large Glass çalışmalarını geliştirmiş ve ”found art” kavramı üzerinde çalışmıştır. Duchamp’ın Dada hareketi ile en fazla bağdaşan çalışması 1917 de Society of Independent Artists’de sergilenen Fountain isimli çalışmasıdır.




John Heartfield
Heartfield 1918′de Berlin Dada Klübüne ve Alman Komünist partisine katıldı. 1920′de Berlin’de düzenlediği 1. Uluslararası  Dada Festivali ile Dada hareketi içinde oldukça aktif bir konuma geldi. 1924′te sanatı üzerinde etkili olan Berthold Bretch ile buluşmasını takiben, fotomontaj çalışmalarını bir politik ve artistik ifade biçimi olarak geliştirdi. 1933′ten sonra fotomontaj çalışmalarına Çekoslovakya’da devam etti.


Sanat kim ya da ne için olursa olsun, sanat ile kalın…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder