Argo - Go Fu*k Yourself!
Özet ve Kısa Bilgi
1979’da Şah'ın devrildiği İran devriminin en yoğun
günlerinde, militanlar başkent Tahran’daki Amerikan Büyük Elçilik binasına
girip 52 Amerikalıyı rehin alınması ile İran İslam Devrimi esnasında Tahran'da meydana
gelen rehine krizi olayında, ABD büyük elçiliğinde bulunan ve Kanada
Büyük elçiliğine kaçabilen 6 ABD'li diplomatın İran'dan kurtarmak için yapılan
gizli operasyonu anlatmaktadır. Kaçırılma operasyonunun adı ‘Canadian Caper’
olarak adlandırılmıştır.
Filmin hem başrolünü (CIA ajanı Tony Mendez karakteri ile) hem
yönetmenliğini üstlenen Ben Affleck’e; Alan Arkin, John Goodman, Kerry Bishé,
Kyle Chandler, Rory Cochrane ve Christopher Denham gibi isimler eşlik ediyor.
Film, Antonio Mendez’in 1999'da yayımlanan CIA ajanı olarak
deneyimlerini aktardığı "Master in
Disguise" adlı kitabının bazı bölümleri dramatize edilerek Chris Terrio
tarafından senaryolaştırılmış.
Argo, 85. Akademi Ödülleri'nde En İyi Kurgu, En İyi Uyarlama
Senaryo ve En İyi Film ödüllerini kazanmıştır. Üstelik Beyaz Saray'dan Michell
Obama, Oscar salonuna bağlanarak en iyi film ödülünü açıklamıştı. Obama,
"Bu yıl ödüle aday gösterilen filmler bizi güldürdü, ağlattı ve hepimizi
birbirimize biraz daha yaklaştırdı" dedi. "Bu filmler, çok çalıştığımızda
her türlü zorlukların üstesinden geleceğimizi gösterdi. Bu özellikle gençler
için çok önemli. Her geçen gün sanata biraz daha bağlanarak, hayal dünyalarını
geliştirmeyi biraz daha öğreniyor ve bu rüyaları gerçekleştirmek için çaba
harcıyorlar" şeklinde konuşmuştu.
First Lady(!)’nin bu konuşmasına bakarak izleyici ‘ARGO’nun
En İyi Film ödülünü almasına şaşırmamalı. Filmi sonuna kadar izleyebilenler
göreceklerdir ki Amerika’nın her alanda olduğu gibi sinemasal açıdan da kendini
övdüğü ve doğuyu öcüleştirdiği filmlerden biri Argo. (300 Spartalı veya
Cennet’in Krallığı filmlerini hatırlayacak olursak)
İran halkı Hollywood sinemasında öcü, terörist, öfkeli halk
olarak gösteriliyor. Argo filmine göstergebilimsel olarak bakıldığında,
Hollywood’un bilim kurgu filmleri aracılığı ile İran ve benzeri ülkelere
gönderme var. Maymunlar cehennemi
filminin ve Hollywood sinema stüdyolarının filmdeki kullanımı tesadüf değil. Bilim kurgu
filmlerinde üstün teknoloji sahibi dünyayı kurtaran güzel ırk Amerikalıları
temsil ederken, zalim, kötü, maymun uzaylı veya ucube olarak gösterilenler İslam
ülkeleridir. Amerika, sakin, huzurlu, yaşam kalitesi yüksek, güçlü, modern bir
ülke olarak resmedilirken, İslam ülkeleri ise tam tersi şekilde aktarılıyor.
Ama filmin başında verilen bilgiler dikkate alınacak olursa Amerika’nın İslam
ülkelerinin yönetimlerine karışarak yaptığını anlamak mümkün.
Filmde ‘1980 İstanbul’ diye gösterilen sahne de Sultan Ahmet
Camii görüyoruz. Yine İslam vurgusu var. Tahran olarak gösterilen çoğu yerinde dikkatli
izlendiğinde Ayasofya, Kapalı Çarşı gibi tanıdık görüntüleri ile İstanbul’da
çekildiğini anlıyoruz.
Gerçek bir olayın kurgusu olan filmde Kanada’ya teşekkürlerini
iletirken, esas kahramanın kendi CIA ajanı Antonio Mendez olduğunu da seyirciye
aktarıyor.
Kıyafet, mekan ve dekora gösterilen özen ile dönemin ruhu
seyirciye aktarılıyor. Seyirci, oyuncuların özenle seçildiği ve olayı yaşamış
gerçek kişilere benzerlikleri için uğraşıldığını seziyor. Sepya tonlarındaki
sıcak renk ton seçimi çöl iklimine uygun olarak seçildiği anlaşılıyor.
Hızlı kurgu ve sahne akışına sahip olmasına rağmen izleyici
filmin yarısından sonra sıkılabiliyor. Başlangıçtaki storyboard ve döneme ait
fotoğraflardan hazırlanmış animasyon ile anlatılan kısa bilgiler filme
adaptasyonu sağlamak için kullanılmış. Filmin sonunda, olayı pekiştirmek ve
gerçek olaydan kurgulandığını hatırlatmak için yine filmden kareler ve olay
zamanına ait gerçek fotoğraflar kullanılmış.
Filmin son sahnesinde Tony Mendez huzurlu evine, eşine ve
çocuğuna dönüyor. Oğlunun odasında pek çok bilim kurgu kahramanının
oyuncaklarını görüyoruz. Tony Mendez, Argo’nun storyboard parçalarından birini
onların arasına koyuyor. Bu sahne ile anlıyoruz ki diğer ülkeler ve orada
yaşananlar ABD için macera, oyuncak, hatıradan başka bir şey değil.
Sonuç olarak; Argo klasik bir Hollywood filmi ve vermek
istediği bir mesajı yok. Ülkesini ve kurumlarını övdüğü bir yapım. İzlemek
isteyenlere filmin öne çıkan repliğini ve film üzerine düşüncemi aktarıyorum:
“ARGO! Go F**k Yourself!”.